Telefonda Konuşurken Kullanabileceğiniz Pratik İngilizce İfadeler

İngilizce bilginizi asıl gösteren, sadece kağıt üzerinde çözdüğünüz sorular değil; günlük yaşamda kurduğunuz farklı iletişim şekilleridir. E-posta yazışmaları, ayaküstü sohbetler, resmi toplantılar, yürüttüğünüz projeler ve telefon görüşmeleri gibi durumlar, güçlü bir İngilizce iletişim becerisi gerektirir.
Biz de Flalingo ekibi olarak bu içerikte, telefonda konuşurken kullanabileceğiniz en pratik İngilizce ifadelere, kullanım durumlarına ve bazı önerilere yer verdik. İyi okumalar!
Görüşmeye Başlarken Kullanabileceğiniz Temel Cümleler
Bir telefon görüşmesine selamlaşma, hal hatır sorma ve sonrasında neden aradığınızı bildirerek başlıyoruz. Bu girizgah sırasında söyleyebileceğiniz ya da telefonu yanıtlayan kişi olarak kullanabileceğiniz ifadeleri şöyle örneklendirebiliriz:
+ Hi, there! How are you doing? I am Matthew from Math 101. (Merhaba! Nasılsınız? Ben Math 101’den Matthew.)
- Hi Matthew, thanks for asking. How about you? (Merhaba Matthew, sorduğun için teşekkürler. Sen nasılsın?)
+ Hi, am I speaking to Linda? It’s Bob. (Merhaba, Linda ile mi görüşüyorum? Ben Bob.)
- Hi Bob, Linda is out. I am her roommate Ayşe. How have you been, Bob? (Merhaba Bob, Linda dışarıda. Ben onun ev arkadaşı Ayşe. Nasılsın Bob?)
+ Good morning, am I speaking to Mr. Johnson? (Günaydın, Bay Johnson ile mi görüşüyorum?)
- Yes, speaking. Who’s calling, please? (Evet, benim. Kiminle görüşüyorum acaba?)
+ Hello, is this Alex? It’s Carla from the design agency. (Merhaba, Alex ile mi görüşüyorum? Ben tasarım ajansından Carla.)
- Oh hi Carla! Yes, this is Alex. What’s up? (Ah merhaba Carla! Evet, Alex ben. Neler var ne yok?)
Kendinizi Tanıtmanın ve Doğru Kişiye Ulaşmanın Yolları
Bir önceki bölümde de gördüğünüz gibi kendinizi tanıtmak ve doğru kişiye ulaşmak için kullandığımız alternatif kalıplar var. Şimdi bu iki konuya biraz daha yoğunlaşalım.
Kendini Tanıtma | Kişiye Ulaşma İsteği | Kişi Yerinde Değilse | Mesaj Bırakma |
Hey, John here. (gayriresmi) | I was wondering if I could talk to James. | He just stepped out. Want to leave a message? (gayriresmi) | Can you tell him that the tickets are sold out? |
Hello, this is John from Acme Company. (resmi) | May I speak to Mr. Smith, please? (resmi) | I’m sorry, Mr. Smith is not available at the moment. (resmi) | I’d appreciate if you let him know that I’ve called. |
Hi, I’m John. Just calling about the project. (gayriresmi) | Can I talk to Sarah? (gayriresmi) | Sarah’s not here right now. Want me to let her know you called? (gayriresmi) | No, it is okay. I will send her an e-mail. Thanks anyway! |
Hi, this is John speaking. (resmi) | Could I be connected with someone from IT? (resmi) | The person in charge is currently unavailable. (resmi) | Would you let them know that the meeting is cancelled? |

Bağlantı Sorunlarında ya da Anlamadığınızda Ne Diyebilirsiniz?
Telefonla konuşmak bazı sorunlu senaryolara yol açabilir. Gürültü, bağlantı sorunu ve diğer zorluklar yüzünden karşıdaki kişiyi anlamakta zorlanabilirsiniz. Peki bu noktada, en kibar şekilde sorun yaşadığınızı nasıl belirtir, hangi ifadelerle tekrarlama ricasında bulunabilirsiniz? İşte birkaç örnek daha:
- I’m sorry, you’re breaking up. → Üzgünüm, sesiniz kesik kesik geliyor.
- Sorry, I didn’t catch that. Could you say it again? → Kusura bakmayın, onu anlayamadım. Tekrar eder misiniz?
- I’m afraid the line isn’t very clear. → Maalesef hat çok net değil.
- Could you repeat that, please? → Lütfen tekrar eder misiniz?
- Would you mind saying that one more time? → Bir kez daha söylemenizde sakınca var mı?
- Sorry to interrupt, but the line cut out for a second. → Bölüyorum kusura bakmayın, ama az önce hat gitti.
- Could you speak a little slower, please? → Biraz daha yavaş konuşabilir misiniz lütfen?
- I’m having trouble hearing you. → Sizi duymakta zorlanıyorum.
- Would you prefer to continue this over email? → Bu konuşmaya e-posta üzerinden devam etmeyi tercih eder misiniz?
- Maybe we can switch to messaging if this keeps happening? → Bu böyle devam ederse mesajlaşmaya geçsek mi?
Mesaj Bırakmak veya Birine Not İletmek için İfadeler
Diyelim ki telefonu asıl konuşmak istediğiniz kişi değil, bir başkası açtı. Eğer kendisi o an müsait değilse ve bir mesaj bırakmak istiyorsanız, şu ifadeleri kullanabilirsiniz:
- I would like to leave a message if possible. Could you please tell her that I will pick her up at 6 pm? → Mümkünse bir mesaj bırakmak istiyorum. Lütfen ona saat 6'da alacağımı söyler misiniz?
- Would you mind taking a message for Dr. Johansson? Tell him that the meeting is postponed for tomorrow. → Dr. Johansson için bir mesaj alabilir misiniz? Toplantının yarına ertelendiğini ona iletin lütfen.
- Let Emma know that I’ve sent the documents via email. → Lütfen Emma’ya belgeleri e-posta ile gönderdiğimi söyleyin.
- Can you pass on the message that our appointment has been cancelled? →Randevumuzun iptal edildiğini iletebilir misiniz?
- Would you please tell her I’ll call again later? → Ona daha sonra tekrar arayacağımı söyler misiniz lütfen?
Resmi ve Günlük Konuşmalarda Kullanılan Farklı Kalıplar
Eğer resmi konuşmalarda nasıl bir tonunuz olması gerektiğinden emin değilseniz ya da samimi konuşmalarda resmi cümleler kurmak istemiyorsanız, gözden geçirmemiz gereken bazı konular var.
Öncelikle telefonla görüşürken kurduğunuz temel cümleler kibarlık ve rica belirten ifadelerden oluşuyor. "Would you mind, could you, I’d appreciate if…" gibi kalıpları kullanmaktan kaçınmayın.
Bunun yanı sıra selamlaşma, hal hatır sorma ve kendini tanıtma aşamalarında da resmi ve gayriresmi ifadeler mevcut. Şimdi bunları tablolayalım:
Aşama | Resmi İfade | Gayriresmi İfade |
Selamlaşma | Hello, may I speak to Mr. Adams? | Hey, is this Sarah? |
Hal hatır sorma | I hope you’re doing well. | Hope everything’s good! |
Kendini tanıtma | My name is Emily, I’m calling on behalf of the HR team. | Hi' It's Emily from work. |
Aniden Hat Düşerse ya da Görüşme Kesilirse Ne Söylenir?
Eğer görüşme esnasında aniden bir sorun yaşar ve hat düşerse, şu ifadeleri kullanarak durumu netleştirebilirsiniz:
- I’m sorry, I suddenly lost you. Can you hear me now? → Üzgünüm, sizi bir anda kaybettim. Şu an beni duyabiliyor musunuz?
- I apologize, the call got disconnected. I’m back now. → Özür dilerim, görüşme kesildi. Şimdi geri geldim.
- It seems the line dropped for a second. Let’s try again. → Görünüşe göre hat bir anlığına düştü. Tekrar deneyelim.

Telefonda Vedalaşmak: Kibarca Kapanış Cümleleri
Görüşmenin sonuna geldiğiniz noktada da kibar ve doğru tonla bir kapanış yapmalısınız. Bu noktada en sık kullanılan resmi ve gayriresmi ifadeleri şu şekilde örneklendirebiliriz:
Resmi Kapanış İfadeleri | Gayriresmi Kapanış İfadeleri |
Thank you for your time. | Thanks a lot! |
I look forward to hearing from you. | Talk to you, soon! |
Please feel free to contact me if you have any questions. | Catch you later! |
Have a good day. | See you! |
Yeni Başlayanlar için Telefonda İngilizce Mini Diyalog Örneği
+ Hi, am I speaking to Linda? It’s Bob. →Merhaba, Linda ile mi görüşüyorum? Ben Bob.
- Hi Bob, Linda is out. I am her roommate Ayşe. How have you been, Bob?→ Merhaba Bob, Linda dışarıda. Ben onun ev arkadaşı Ayşe. Nasılsın Bob?
+ Thanks for asking, I am doing alright. How about you? →Sorduğun için teşekkürler, iyiyim. Sen nasılsın?
- I am fine. Ayşe is out now. →İyiyim. Ayşe şu anda dışarıda.
+ Do you know when she will come? → Ne zaman döneceğini biliyor musun?
- I am not sure. But I can take your message for her. →Emin değilim. Ama mesajını iletebilirim.
+ Oh, great! Could you please tell Linda that I’ve sent her the first draft of our project. She should not edit for now until the professor gets back to us. →Harika! Lütfen Linda’ya projemizin ilk taslağını gönderdiğimi söyle. Profesör bize dönene kadar düzenleme yapmaması gerekiyor.
- I am sorry. Would you mind saying the last one more time? →Afedersin, son cümleni tekrar eder misin?
+ Not at all. She should not edit until the professor gets back. → Tabii, sorun değil. Profesör bize dönene kadar düzenleme yapmaması gerekiyor.
- Note taken. Is there anything else? → Not aldım. Başka bir şey var mı?
+ Thanks for everything. Take care! → Her şey için teşekkürler. Kendine iyi bak!
- Bye! → Hoşça kal!
Telefonda İngilizce Konuşurken Dikkat Etmeniz Gereken 3 İpucu
İngilizce iltişimin temeli kibar olmaya dayanır diyebiliriz. Telefonda İngilizce konuşurken de kendinizi akıcı, doğru ve kibar şekilde ifade edebilmek için şu 3 ipucunu uygulayabilirsiniz:
Kibarlık Bildiren İfadeleri Kullanmak
Telefonda bir istek ya da ricada bulunurken yaygın kullanılan İngilizce kibarlık kalıplarını kullanabilirsiniz. Ayrıca bu kalıpları resmi ve gayriresmi kullanımlarına göre doğru şekilde kullanmak oldukça önemlidir.
Yavaş ve Anlaşılır Konuşmak
Karşınızdaki kişinin sizi daha iyi anlayabilmesi için konuşmanızı biraz yavaşlatabilirsiniz. Özellikle telefonda iletişim kurarken, kelimelerinizin arasına kısa duraklamalar eklemek anlaşılırlığınızı artırır. Eğer karşı tarafı anlamakta zorlanıyorsanız, daha yavaş ya da yüksek sesle konuşmasını şu şekilde rica edebilirsiniz:
- Could you speak a bit slower, please?
- Could you speak a little louder?
Anlamadığınız Noktaları Çekinmeden Sormak
Hata yapma korkunuzun sizi zor durumlara sokmasına müsade etmeyin. Eğer karşıdaki kişiyi anlamadıysanız ya da ses kesildiyse, durumu açıklayın. Daha sonra anlamadığınız yeri tekrarlamasını rica edin. Bu gibi durumlarda şu kalıpları kullanabilirsiniz.
Ayrıca anlamadığınız bölümü spesifik şekilde belirtmenin, daha sağlıklı bir iletişim için önemli olduğunu da not edelim.
- I lost you for a moment. Could you repeat the last part?
- I didn’t catch what you said after you mentioned the meeting. Could you say that again?
Telefonda Konuşma Kaygısını Azaltacak Pratik Alıştırmalar
Bu önerimiz özellikle de telefonla konuşurken gergin hissedenler için. Bazen kendimizi iyi şekilde ifade etmek isterken heyecana kapılıp elimiz ayağımıza dolaşıyor.
Bundan kaçınmanın en kolay yolu bolca konuşma pratiği yapmak. Gördüğünüz gibi pek çok kalıp diğer iletişim yöntemlerinde de sıklıkla kullanılıyor. Eğer birileriyle sık sık konuşursanız selamlaşma, kendini tanıtma, vedalaşma gibi pek çok aşamada önemli ifadeleri tekrar etmiş olursunuz.
Bunun için İngilizce’yi konuşarak öğrenmek hem dile adapte olmak hem de önemli kalıpları aklınızda tutmak hem de özgüven konusunda birebir çözüm sağlayacaktır.

Sonuç: Flalingo ile Konuşma Becerinizi Geliştirin
Özet olarak telefonda İngilizce konuşurken akıcı, açık ve kibar bir anlatım benimsemelisiniz. Ayrıca resmi ve gayriresmi ayrımına dikkat ederek daha sağlıklı bir telefon görüşmesi yapabilirsiniz.
Ayrıca standart ifadeler yerine alternatif ifadeleri de kullanarak becerilerinizi sergilemeniz için alternatif kalıplara da bu içerikte yer verdik. Örnek diyaloglar ve bazı ipuçlarıyla da telefonda görüşme konusuna daha da ısındığınızı düşünüyoruz.
Kısacası, selamlaşma aşamasından telefonu kapamaya kadar doğru yerde doğru ifadeleri kullanmak bu kadar basit. Ancak gidecek daha fazla yolun olduğunu düşünüyorsan, Flalingo olarak hedef odaklı eğitimimizle yanınızdayız!
Sıkça Sorulan Sorular
İngilizce Telefon Açarken Ne Denir?
İngilizce şekilde telefona yanıt verirken selam verip kendinizi tanıtabilir, sonrasında da kimle görüştünüzü sorabilirsiniz. Örneğin:
- Hi, it is Ahmet. Who am I talking to?
- Ahmet is speaking. May I ask who's calling?
Telefonda “Kiminle Görüşüyorum?” İngilizcesi Nedir?
"Kiminle görüşüyorum?" cümlesinin İngilizce karşılığı olarak şu ifadeleri kullanabilirsiniz:
- Who am I talking to?
- May I ask who's calling?
- Who's on the line?
- May I know who's calling, please?
İlgini çekebilecek diğer içeriklerimiz


